Trafik “hasta” ediyor”

Ucu bucağı görülmeyen kuyruklar, trafik gürültüsü, egzoz gazı ve kirli hava… Kış mevsiminin gelmesiyle birlikte yaşanan yoğun trafik karmaşası bizi çileden çıkarmaya yetiyor… Üstelik sorun sadece “zaman kaybı” ile sınırlı olmuyor. Her gün trafikte uzun süre araç içinde hareketsiz kalmak, trafik gürültüsünü çekmek ve trafik yoğunluğunun yaşattığı stres, birçok sağlık problemlerine de neden olabiliyor. Öyle ki bel ve boyun ağrılarından idrar yolu enfeksiyonlarına, kabızlıktan hemoroidlere, tansiyon yüksekliğinden kalp krizine, anksiyeteden panik atağa kadar pek çok hastalık trafikte uzun süre zaman geçirdiğimizde tetiklenebiliyor. Trafiğin yoğun olduğu saatlerde yola çıkmamak alınabilecek en etkili önlem olsa da; bu hiç de mümkün görünmüyor. Acıbadem Fulya Hastanesi Aile Hekimliği Uzmanı Dr. Didem Altay Gazi, trafik karmaşasında tetiklenen hastalıkları ve bunlardan korunmak için alınması gereken önlemleri anlattı.

TRAFİKTE UZUN ZAMAN GEÇİRMEK

Bel ve boyunda tutulma

Uzun süre oturur pozisyonda kalmak, en çok bel ve boyun omurlarının üzerine aşırı yük binmesine neden oluyor. Bunun sonucunda disklerde deformasyon, yırtılma, kayma, bel ve boyun tutulmaları oluşuyor. Önceden hafif de olsa bel ya da boyun ağrınız varsa, bu tür sorunlarla karşılaşma riskiniz çok daha yükseliyor.

– Trafikte kaldığınızda arabadan inerek yürüyün ve belinizi arkaya doğru 5-6 kez esnetin.
– Boynunuzu yanlara, sağa sola ve arkaya hareket ettirin.
– Sürücü iseniz belinizi mutlaka ortopedik yastıkla destekleyin. Yolcu iseniz hem bel hem boynunuza destek koyun.
– Bagajdan bir eşya alacaksanız, belinize esnetme hareketi yapmadan kesinlikle almayın.

Hipoglisemi veya hiperglisemi atakları

Trafikte uzun zaman geçirmek diyabet hastaları için de çok büyük risk taşıyor. Uzun süren açlık süreleri, ilaçların zamanında alınamaması ve stres hormonlarının artışına bağlı olarak kan şekeri düzeyindeki oynamalarla hipoglisemi ya da hiperglisemi atakları gelişebiliyor.

– Trafiğe çıkmadan önce yanınıza mutlaka kan şekerinizi dengede tutacak atıştırmalıklar alın.
– İlaçlarınızı yanınızda bulundurun ve su almayı da ihmal etmeyin.

İdrar yolları enfeksiyonu

Trafikte uzun süre kalma nedeniyle tutulan idrar böbreklere kadar geriye kaçarak idrar yolu enfeksiyonları ve böbrek yetmezliğine kadar gidebilen ciddi böbrek hastalıklarına, erkeklerde de prostat hastalıklarına yol açabiliyor.

– Trafiğe çıkmadan önce tuvalete gitmek basit ama oldukça etkili bir korunma yolu.

Kabızlık ve hemoroid

Benzer biçimde uzun süreli dışkı tutmaya bağlı olarak bağırsak hareketlerinde yavaşlama ve kabızlık, kabızlık sonucunda ve uzun süre oturmaya bağlı olarak kan dolaşımının anal bölgede yavaşlaması sonucu hemoroid oluşabiliyor.

– Trafiğe çıkmadan önce tuvalete gitmek basit ama oldukça etkili bir korunma yolunu oluşturuyor.

TRAFİK GÜRÜLTÜSÜ

Kalp krizi

Yapılan çalışmalar, araçların motor sesi, fren sesi, korna sesi, toplu taşıma araçlarında yolcuların sesi gibi sürekli trafik gürültüsüne maruz kalmanın kalp krizi geçirme riskini artırdığını gösteriyor. Trafikte uzun süre geçirmek giderek biriken stres hormonlarının artışına, stres hormonlarının artışı da mide ülserlerine, tansiyon yükselmesine, hatta kalp krizinin tetiklenmesine yol açabiliyor.

Panik atak, anksiyete

Yapılan çalışmalara göre; trafik gürültüsünün yoğun olduğu ortamda uzun zaman geçirmek anksiyete, panik atak, astım ve epilepsi ataklarının tetiklenmesine de neden olabiliyor. Trafikte uzun süre geçirmek stres hormonlarının değerinin yükselmesine yol açıyor. Yükselen stres hormanları da bu hastalıkları tetikliyor.

Baş ağrısı

Trafikte gürültüye bağlı olarak ayrıca huzursuzluk, baş ağrısı, kulaklarda çınlama, çarpıntı, sinir sisteminin uyarılması sonucu da epilepsi atakları tetiklenebiliyor.

– Trafik gürültüsünden kaçmak çok mümkün olmasa da, aracınızın camlarını kapatmak en etkili yöntem olacaktır.

EGZOZ GAZLARI VE KİRLİ HAVA

Solunum problemleri

Taşıtlardan çıkan egzoz gazları ve dışarıdaki hava kirliliğinin etkisiyle araçta bulunan kişilerde karbonmonoksit gazı nedeniyle zehirlenmeler oluşabiliyor. Hem karbonmonoksit hem de diğer zararlı gazlara bağlı olarak; baş ağrısı, gözlerde ve boğazda yanma hissi, gıcık hissi ve öksürük gibi çeşitli solunum problemleri ortaya çıkabiliyor. Bu durum stresle birleştiğinde, astımlılarda astım nöbetlerinin gelişmesini kolaylaştırabiliyor.

– Egzoz dumanı ve tozlardan korunmak için aracınızın camlarını açmayın.
– Klimanızın filtre temizliğini düzenli olarak yaptırın.
– Toplu taşımada iseniz ağzınızı maske yada atkı gibi eşyalarla kapatın.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.