kronik bel ağrısı ve nedenleri

Kronik Bel Ağrılarının Nedenleri

kronik bel ağrısı ve nedenleri

Kronik (uzun süreli) bel ağrısında tedavi yaklaşımı na­sıl olmalıdır?

Fiziksel kısıtlanmalar yanında psikososyal ve iş sorun­ları da geliştiği için tedavide çeşitli sorunlarla karşılaşılır. Hastaların yaklaşık yüzde 10’unda ağrı yerleşerek sakatlık gelişebilir. Çalışanlarda kronik bel ağrısının tedavisinde fonksiyonel rehabilitasyon, işe özgü endüstriyel rehabili­tasyon gibi çok disiplinli endüstriyel rehabilitasyon prog­ramları uygulanır.

Endüstriyel rehabilitasyon ne demektir, neleri kapsar?
Amacı çalışanı işe döndürmek olan “endüstriyel reha­bilitasyon” koruma ve ergonomi eğitimini, ergonomik gi­rişimleri, yoğun egzersizleri ve kondisyon egzersizlerini, davranışsal tedavileri ve işe özgü rehabilitasyonu kapsar.

Maliyeti 5.000-8.000 ABD doları olan bu programlar 4-12 hafta sürelidir. İşe dönüş üzerinde etkinlikleri ve ma­liyet etkinlikleri kanıtlanmış olan bu programlar gelişmiş ülkelerde yaygın olarak kullanılmaktadır.

Maalesef ülkemizde bu programlar henüz uygulanma­maktadır. İstanbul Tıp Fakültesi Fizik Tedavi ve Rehabili­tasyon Bölümü’nde bilgisayar kullananların boyun ve bel problemlerine yönelik fonksiyonel rehabilitasyon progra­mı başlatılmıştır.
Gelişmiş ülkelerde bel ağrısından korunmayla ilgili ça­lışmalar ne durumdadır?
işe bağlı bel ağrısından korunma tedaviye oranla çok daha kolay ve düşük maliyetli olduğundan, gelişmiş ülke­lerde bel ağrısı korunma ve ergonomi programları giderek artan sıklıkta uygulanmaktadır.

Ülkemizde işe bağlı bel ağrısı konusunda çalışmalar yapılıyor mu, yapılıyorsa ne aşamada?

Ülkemizde de işe bağlı bel ağrısı yasalarda meslek hastalığı olarak kabul edilmektedir. Fakat bu yönüyle bel ağrısını işverenler, çalışanlar ve hekimler yeterince tanı­mamaktadır. Meslek hastalığı tanısı koyma konusunda bir yandan gerekli işlemlerle ilgili güçlükler, diğer yan­dan çalışanın işini kaybetme korkusu gibi sosyal sorun­lar bel ağrısı bildirimini güçleştirmektedir. Ülkemizde di­ğer meslek hastalıkları konusunda da benzer sorunlar vardır.

Ayrıca işe bağlı bel ağrısının sıklığı, risk etkenleri, işgü­nü kaybı, sigorta tazminatları ve maliyeti konusuyla ilgili çalışmalar çok yetersizdir.

Sizce ülkemizde işe bağlı bel ağrısıyla ilgili çalışmaların geleceği nasıl olacak?
İşe bağlı bel ağrısı ve korunma hakkında çalışanlar ve toplumun bilgilendirilmesi ve yeni yönetmeliklerin de uy­gulanmasıyla yakın gelecekte bel ağrısı ve diğer kas-iskelet hastalıklarının hak ettiği ilgiyi görmesi beklenmektedir. Bunun için devlet, üniversiteler ve endüstri işbirliği içinde çalışmalıdır.

Fizik tedavi ve rehabilitasyon uzmanlık dalı ile işe bağlı bel ağrısı ilişkisi nasıldır?
Bel ağrısı çeken ve bel ağrısı sakatlığı gelişmiş hastalar sıklıkla fizik tedavi ve rehabilitasyon kliniklerine başvurur. İşe bağlı bel ağrısından korunma, tedavi, rehabilitasyon ve işe döndürme programları “fizik tedavi ve rehabilitas­yon “un ilgi alanlarındandır.

Bel ağrısı oluşmadan önceki korunmaya primer (bi­rincil) korunma, oluştuktan sonra sakatlıklarından ko­runma sekonder (ikincil) korunmadır. Rehabilitasyon, işe bağlı bel ağrısı sakatlıklarının kişi ve yaşamı üzerinde olumsuz etkilerini azaltma ve aktif yaşama ve işe dön­dürmeyi amaçlayan yaklaşımları ve yöntemleri kapsar.

Bu hastaların tedavisi ve işe döndürülmesi için gerekli olan rehabilitasyon programlarının ülkemizde bulunma­ması nedeniyle rehabilitasyonda ve işe dönüşte maalesef yeterince başarılı olunamamaktadır.

Bel Ağrısı ve sakatlığından korunmada işyeri ve işvere­ne neler düşmektedir?
Bel ağrısı sakatlığından korunmada iş verenin yaklaşı­mı, politikası ve iş yerindeki ergonomik düzenlemelerin rolü çok önemlidir. Korunma ve ergonomik girişimleri et­kin olarak uygulayan şirketlerde uygulamayan şirketlerle karşılaştırıldığın da bel ağrısı ve işçi tazminat ödemelerin­de önemli azalmalar saptanmıştır.
Tamamen iyileşmemiş çalışanın işe dönüşünde bir süre hafif işte çalıştırılması, işe erken dönüşü cesaretlendirmede önemlidir.

İşveren bel sağlığını koruma ve doğru kaldırma tek­nikleri gibi doğru vücut mekaniklerinin kullanımı ve ge­nel sağlığı iyileştirme eğitimi verilmesi ve gerekli ergono­mik girişimleri uygulanması işverenin sorumluluğunda­dır.

Ülkemizde işe bağlı bel ağrısı konusunda işverenin so­rumluluğu nedir?
Avrupa Birliği hazırlık sürecinde çıkarılan 4857 sayılı îş Kanunu’nda iş sağlığı ve güvenliğiyle ilgili yönetmeliklerde değişiklik yapılmış ve ülkemizde ilk kez “ergonomi” söz­cüğü yasaya girmiştir.

Çeşitli yönetmeliklerde işveren işyerinde bel ağrısı ve diğer kas-iskelet hastalıkları için riskleri belirleme, önleme ve çözme konusunda yükümlü kılınmıştır. Bu konuda çıkarılan bazı yönetmelikler şunlardır:

Elle Taşıma İşleri Yönetmeliği,
Ekranlı Araçlarla Çalışmalarda Sağlık ve Güvenlik Önlemleri Hakkında Yönetmelik,
Çalışanların İş Sağlığı ve Güvenliği Eğitimlerinin Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik,
İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetmeliği,
Titreşim Yönetmeliği.

Elle Taşıma İşleri Yönetmeliği doğrudan bedensel çalı­şanları ilgilendirmektedir. İş yerinde sırt ve bel incinmeleri ve ağrısı için riskleri belirlemeyi ve azaltmayı ve çalışanın sırt ve bel ağrısından korunmasını amaçlamaktadır. Fakat yeni yasanın nasıl uygulanacağı ve yaptırımlar konusunda gerekli çalışmalar henüz tamamlanmamıştır.

Bu konuda çalışanın da sorumlulukları var mıdır?
Evet, çalışanlar da bu eğitimlere katılmak ve öğrendik­lerini uygulamakla yükümlüdür.
İşyerlerinde kondisyon geliştirme ve egzersiz olanakla­rının bulunması işe bağlı bel ağrısında etkili midir?

Kondisyonun iyi olması bel ağrısından korunma ve iyi­leşmede etkili olduğundan işyerlerinde çalışanlara kondis­yon geliştirme olanağının sağlanması yararlıdır. Sabah işe başlamadan önce ve iş sırasında yapılan germe egzersizleri hem kan dolaşımını artırdığından hem de motivasyonu iyileştirdiğinden korunmada etkilidir.
İşyerinde bel okulu ile fizik tedavi ve rehabilitasyon bi­rimlerinin kurulması da korunma ve işe erken dönüşü sağ­lamada etkili yaklaşımlardır.

Bel sağlığından bahsederken ergonomi sözcüğünden çok söz ettiniz. Ergonomi nedir tam olarak? Ergonomi sözcük olarak “‘ergos”” ve “nomos” sözcük­lerinden oluşur ve iş yasası anlamına gelir. Ergonomi kısa­ca işin çalışana uydurulmasıdır. Biraz daha geniş söyleyişle ergonomi insan, ekipman ve çevre arasındaki etkileşime bağlı oluşabilecek fiziksel ve psikososyal sorunların azal­tılması bilimi ve sanatıdır. Fiziksel sorunların başlıcası bel ağrısı ve diğer kas-iskelet hastalıklarıdır.

Ergonomi tıp, teknik ve sosyal bilimlerin multidisipliner yaklaşımını kapsar. Ergonomi, korunmanın ve iş sağlı­ğı ve güvenliğinin temel öğelerindendir.

Korunma ve ergonominin yararları nelerdir? Korunma ve ergonomi, iş sağlığı ve güvenliğinin temel öğelerindendir. Çalışanın güvenini, konforunu sağlar. Omurga ve kas-iskelet sisteminin sağlığını korur ve iyileş­tirir. Böylece sakatlanmaları engeller, iş memnuniyetini, iş verimliliğini ve yaşam kalitesini yükseltir. Çalışan için ergonominin amacı sağlığın iyileştirilmesi, işveren için ise müşteri memnuniyeti, rekabet gücünün ve yatırımın geri dönüşünün hızlandırılmasıdır.

Korunma ve ergonomi ekonomik yönden ne ifade eder?

Korunma ve ergonomi programlarının bel ağrısı sıklığı ve maliyetini yüzde 50’nin üzerinde azalttığı gösterilmiştir. Uzun dönem izlemeli çalışmalarda da medikal harcamalar, işgünü kaybı, sigorta tazminat ödemeleri ve işe dönüş üze­rindeki etkinlikleri kanıtlanarak maliyet etkinlikleri de gösterilmiştir.

Çeşitli endüstri kollarında yapılan çalışmalarda korun­ma ve ergonomi eğitimi ve ergonomik girişimleri kapsa­yan programların uygulanmasıyla harcanan her 1 doların 2.000 dolara ulaşan geri dönüş sağladığı saptanmıştır. Er­gonomi programlarının uygulanması sadece endüstriye değil tüm ülke ekonomisine katkı sağlar.

İşe bağlı bel ağrısı konusunda sizin çalışmalarınız var mı?
ABD’de ve çeşitli Avrupa ülkelerinde bel ağrısından ko­runma ve bel ağrısı tedavisi konusundaki çalışmalardan edindiğim bilgi ve deneyimlerimi 1990’lı yıllardan beri kli­niğimizde uyguluyoruz. “Bel okulu, özel omurga ve kon­disyon egzersizlerini ve multidisipliner yaklaşımları” kap­sayan Omurga Hastalıkları Rehabilitasyon Birimi’ni oluş­turduk. Bir ekip olarak araştırmalarla birlikte tanı ve teda­vi hizmetlerini yürüttüğümüz birimimize başvuran hasta­ların büyük çoğunluğunu ev hanımları ve emekli hastalar oluşturuyordu.

Ülkemizde işe bağlı bel ağrısı ve diğer kas-iskelet hasta­lıkları konusunda çalışmaların yetersizliğini göz önüne alarak yaklaşık iki yıl önce kliniğimizde sorumluluğumda Kas-İskelet Hastalıkları ve Ergonomi Birimi’ni başlattık.

Kas-İskelet Hastalıkları ve Ergonomi Birimi’nin amacı nedir?
Birimin temel amacı, endüstride ve ofiste çalışanların kas-iskelet sağlığını korumak ve iyileştirmek, bel ağrısı ve diğer kas-iskeletle ilgili yaralanma ve hastalıkları engelle­mek ve iş verimliliğini artırmaktır.

İş memnuniyetini, yaşam kalitesini artırmak; işgünü kaybını ve hastalıkların maliyetini azaltmak; işe dönüşü hızlandırmak diğer amaçlarımız arasındadır. Bunun için iş yaşamında bel ağrısı ve diğer kas-iskelet hastalıklarının sıklığı, risk etkenleri ve korunma ve ergonominin etkinliği konusunda araştırmalar yürütüyoruz. Çalışma sonuçlarını endüstri ve toplumla paylaşmayı planlıyoruz.

Kas-İskelet Hastalıkları ve Ergonomi Birimi’nin çalış­ma programı nasıldır? Birimde aşağıdaki çalışmalar yürütülüyor:
Poliklinik: Çalışanlarda bel ağrısı, diğer kas-iskelet ra­hatsızlığı olanlar değerlendirilerek tanı konur.

Fizik tedavi ve hastalığa özel rehabilitasyon: Ağrıyı azaltmak için çeşitli fizik tedavi yöntemleri, hastalıklara spesifik egzersizler ve işe döndürmeyi amaçlayan iş rehabi­litasyon programları uygulanır.

Çalışanlar ve profesyoneller için ergonomi eğitimi: İş sağlığı ve güvenliğiyle ilgilenen profesyoneller, çalışanlar ve yöneticiler için işyerlerinde ergonomi eğitimi seminerle­ri verilir.
İşyerinde kas-iskelet hastalıkları için risk etkenlerinin değerlendirilmesi: Ofis ve endüstride çalışanlar anket dol­durma ve gözlemleme yöntemleriyle kas-iskelet hastalıkla­rı için risk etkenleri yönünden değerlendirilir. Öncelikli riskler ve iş istasyonları belirlenir.
Ergonomik iyileştirme sürecinin planlanması ve uygu­lanması: Çalışanların ve işyerinin gereksinimleri doğrultu­sunda ergonomi eğitimini ve iyileştirmeleri kapsayan ergo­nomik iyileştirme programları planlanır ve uygulanır.

Çocuklarda ve gençlerde ergonomi bilinci oluşturma: Sırt ve bel ağrıları için risk altında olan çocuklara ve genç­lere korunma ve ergonomi eğitimi verilir. Böylece sağlıklı toplum oluşturulmasına katkıda bulunulur.

Toplumda ergonomi bilinci oluşturma: Yüksek riskli meslek grupları öncelikli olmak üzere, çalışanları ve toplu­mu ergonomi konusunda bilgilendirmek için konferanslar verilir.
Bilimsel çalışmalar: Endüstride ve ofiste çalışanlarda bel ağrısı ve diğer kas-iskelet hastalıklarıyla ilgili sorunlar ve çözümleri konusunda araştırmalar yürütülür.

Sonuç olarak bel ağrısı, bedensel aktiviteyle çalışanlar­da daha sık görülmekle birlikte tüm işlerde çalışanların önemli sağlık sorunudur. İşe bağlı bel ağrısı ve sakatlığın­dan korunmak ergonomiyle büyük ölçüde mümkündür.

Ülkemizde çalışanların ve ilgili profesyonellerin bilgi­lendirilmesi ve yeni İş Kanunu’nun uygulanmasıyla yakın gelecekte mesleki bel ağrısı hak ettiği ilgiyi görecektir.

Çalışmalarınız sırasında güçlüklerle karşılaşıyor musu­nuz?
Planladığımız araştırmaları yürütmek için işyeri bul­makta zorlanıyoruz. Endüstrinin katılımı olmadıkça bu çalışmaları yürütmek mümkün değil. Bunun için işveren­ler ve yöneticiler çalışanlarda bel ağrısı ve diğer kas-iskelet hastalıkları ve etkileri konusunda bilgilendirilmelidir.

Bel Gerçekleri

Alt bel bölgesi yaralanmaya en yatkın bölgelerdendir, Bel ağrısı oluşumunda işle ilgili risk etkenleri önemli rol oynar,
Bel ağrısı genellikle tek ani bir hareketten ziyade, tek­rarlamak, zorlamalı ve belin yanlış kullanımına bağlı hareketlerin zararlı birikimli etkisiyle oluşur, Ağrılı atakların büyük çoğunluğu iyileşir, ağrı yerleş­tikçe tedavi zorlaşır,
Bel ağrısı korunmayla büyük ölçüde engellenebilir, Bel ağrısı nedeniyle işten uzak kaldıkça işe dönüş zor­laşır.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.